Friday, July 23, 2010

Cumalar ve Tuhaflıklar

Ne garip gün şu Cuma. Sanıyorsun ki hafta sonu geliyor ya, her şey harika olacak.

Sabah açılışı anne telefonu ile yaptım.
Bursa'da bir arkadaşları var annemlerin. Annem nişanlanır, babamı askere gönderir. Tesadüf bu ya yeni tayin olduğu şubede bir arkadaşı olur, onun da nişanlısı askerdedir. İki nişanlının askerleri hem aynı birliğe düşmüşler, hem de çok iyi arkadaş olmuşlar. O gün bugün arkadaşlıkları sürer. Sadece arkadaşlık değil, kelimenin tam anlamı ile dostluk. Diğer çiftin erkeği bir kaç senedir alzheimer ile boğuşuyordu. Dün gece ölmüş. Bana haber vermeden, Bursa'ya yola çıkmışlar sabah. Babamın bacağında bir problem var, beklemeyen anlarda pat diye şişiyor ve hareketi imkansız hale getiriyor, annem desen beyin damarlarında kireçlenme aldı başını gitti, başı dönmeden, düşmeden bir şey yapamaz halde. Tevekkülü öğrendiğim an bu sabah oldu. Eczaneye koşup alınan bir insidon eşliğinde tabii.

Ofise geldim sonra. Sıcaklar sebebi ile bir iki haftadır çok az şey yiyebiliyorum. Sabah mutad tartılma faslımda gördüm ki geçen sene bu tarihe oranla tam 20 kiloyu vermişim. Eski ve normal halime 10 kilo kalmış. Aferin dedim kendime. Neyse, bu yemek yiyeme durumu başıma bela olmasın diye zorla bir şeyler yemeye çalışıyorum, bir kaç sabahtır buradaki bir lokantanın omletleri pek hoşuma gitmeye başladı. Sabah arayıp rica ettim yine ve dedim ki "lütfen çok ekmek göndermeyin, 2 dilim yeter, ziyan oluyor". Bir tam ekmek eşliğinde geldi omlet. Evet sahipleri Karadenizli.

2-3 haftadır 8 aydır hiç aksatmadan gittiğim sporu yapamaz oldum. Yürüyüş bantlarından nefret eden bünyem cardio dersleri ile açığını kapatıp, pilatesti, crunch dersleriydi derken ağırlığını da çalışıp bir halta benziyordu. cin fikirli tesis sorumlusu, aklına esince yaz dönemi boyunca 5 kişi altına ders yapmam, izne çıkan hocanın yerine başka hocaya ders yaptırmam deyince tam tabir ile ben g.t gibi kaldım. Cumartesi gidip ramazan sonuna dek üyeliğimi donduracağım. Bari günlerim heba olmasın.

Elimde 2 aydır sürünen bir iş var, popomu kırıp otursam 4 saate kalmaz bitecek. Neden ise inatla yapmadım, yumurta kapıda. Bugün son gün.

Tarçın ayrı bir alem. Dünyanın en romantik, en anlayışlı kedisi. Baktı bende keyif yok, kıvrılıyor geceleri yanıma, sadece değiyor patisi ile, ne üzerime çıkma, ne bir yaramazlık. Sadece okşuyor kolumu, sabahları da uyandırmıyor. Sabah erkenden gözlerim açıldı, aldım romantik ayuyu koynuma, seviştik biraz, göbeğini sevdim, kulak arkalarını kaşıdım. Öğlen evde yine bir yarım saatlik seans yapayım kendisine.

Bu aralar ne doğru dürüst film seyredebiliyorum ne de dizi. Hepsini kaydedip, sonra hızlı sararak göz gezdiriyorum. Ne bir şey kaçırmak istiyorum, ne de kafamı vermek. Kitaplarım da öyle. Hep kafamı meşgul etmeyecek, gayet light okumalarda gözüm. Dün gece Tea with Mussolini'yi seyrettim ama. Cher'i özlediğimi fark ettim, sanırım içimde saklı bir gay adam var.

bunu okurken kendi çocukluğum sanki dedim. Babam da iyi bir yüzücü idi. Bana hiç kolluk kullandırmadı. Ne zaman stil öğrendiğimi hatırlamıyorum bile. 13-14 yaşlarında hoşlandığım bir çocuk vardı, yüzüşünü gördükten sonra hemen unuttuğumu anımsıyorum :)



Şimdi nihayet aradım, başınız sağ olsun demek kadar zor gelen hiç bir şey yok galiba. Boş laflar, boş teselliler. Dağ gibi bir adamın kimseyi tanımaması, yatağa bağlı kalması, kocasın aşık bir kadının bunu seyretmesi, çabalaması... Ölüm iyi mi, yoksa kayıp mı bu durumda?
Ölmek korkutmuyor beni, nasıl öleceğimi merak ediyorum lakin. Umarım kimseye zahmet vermem ölürken, acı çekilir. Acınız en arttığında verirler morfini, rahatlarsınız. ama size bakanlar, sizi seyredenler? Onların uyuşma şansları yoktur. Sizin için hep dik durmak zorunda kalırlar.

Bu da böyle bir cuma işte :)
Şu dört saat kapanayım artık, bitsin bu peşimdeki kuyruklu iş.


4 comments:

  1. Bu da böyle bir cumaydı işte...

    ReplyDelete
  2. ben de bugün mü ayrılsam, biraz daha mı sündürsem noktasındayım.

    ReplyDelete
  3. fikrimi sorarsan haberleşiriz.

    ReplyDelete
  4. Hep aynı, çoğunluk aynı..
    İstek varsa enerji yok ya da tam tersi..
    Sıcak alt etti yani hepimizi..
    Ve ölüm;
    Ben de tedirgin olurum verebileceğim olası külfeti düşünmekten. İnşallah derim hep, yerinde ve zahmetsiz..
    Ne saçma sapan yazdım ben böyle, sıcak/ölüm etc.
    ps. içimdeki gay süpermiş! ;)
    E.

    ReplyDelete