Friday, August 17, 2012

sorumluluk

alt yapınız ne olursa olsun zor iş sorumluluklara alışmak.
bu gunlerde en çok kafamı kurcalayan, bir yolunu bulup önüme çıkan hep sorumluluk.
oysa bir başı bozukluk var üzerimde.  daldan dala sekesim, gezesim, göresim, tadasım, durmadan sevişesim var.  Az biraz sarhoş olayım, kalabalıklarda olayım, konuşayım, güleyim var aklımda.  Midilli beynimi kemiriyor, diğer taraftan İtalya yolları taştan.  İtalya dediğim an aklıma bologna, milano geleceğine, ben sahillere akıyorum beynimde, öğlen aperol ile başlayıp, araya mini bira sıkıştırıp, akşamüstü proseccomu yudumlayıp, geç saatte başlayacak yemeklere uzanıyorum; onlarla gülmeye, yan masaya sataşmaya...
Bu avare hal yüzünden her gün elimin makyaj çantasına gidişi, dün evde otururken bile makyaj yaptım ben, evet evet ben.  Evde hele ki sıcakta çıplak dolaşan ben, üzerimde düzgün elbise olsun canım diye düşünürken buldum kendimi.

Bir değişim başlamış, burası net. Yaklaşan yeni yaş mı hissettiriyor kendini, bir onluk daha officially bitiyor. Çok şükür mutluyum sahip olduklarımdan, şimdiye dek yaşadıklarımdan, şikayetçi olmamak gerek.  ama bir yandan da biliniyor ki bundan sonrası iniş.  Neyse daha 4,5 - 5 ay var, erken girmemek lazım döngüye.

gel gör ki bu gunler, oturup plan yapmak gereken günler.  sorumlu olmayı gerektiren günler.
onume bakıp çalışmam gereken günler.
Belki ferragosto beni bu hale sürükledi, hazır herkesler tatildeyken, karınca olacağıma ağustos böceği olasım geldi.
2 satır iş yapıp, 4 satır internetlerde sürtüyorum ki genelde çalışma disiplinim pek elvermez buna.

içinde olduğum durum çalıştıkça yersin durumu, ne hesap verecek biri var, ne de birinin sorumluluğu üzerimde. tam anlamı ile bir başıma.  bir başınalık korkuttu sapıttırdı desem değil, severim sadece kendime hesap vermeyi.

Karışık işte, alttan gıdıklayan sorumluluk, kalpten gelen cıvıltıya karşı.
sonunda kimin kazanacağı belli.

Thursday, August 16, 2012

tertemiz

tertemiz bir eve, tertemiz bir yatağa uzanmanın şans olduğunu çoğu zaman fark etmeyiz
hele ki utuler de yapılmışsa, varsın dolap boş olsun
ama biri sizi düşünüp zeroları sıralamışsa dolaba, keyif sonsuzdur
tüm gün tertemiz anne evinde, tertemiz yatakta çalıştım
tamam kabul arada az bir şey geyik yaptım, ama o molaları hak etmiştim

uzaktaki son huzurlu gunde, odadan ayrılmadan hemen önce, tek basima yatakta otururken, yukarıdaki kuş  arkadaşlar mini bir konser verdi. ben kendimi toplayasıya bitti tabii ki, ama ucundan bir şeyler yakaladım işte.
isterdim dursun burada o video, ne zaman canım sıkılırsa dönüp bakabilirdim böylece, o anın huzurunu, bitişin keyif kaçıklığı ile minik süprizlerin güzelliği arasındaki o bir kaç saniyeyi hatırlatsın bana diye.
ama evdeki baglanti izin vermedi.
simdi, arabadan inip sarabi almak mı, yoksa uslu kız olup yerimde kalmak mı bilemedigim an.
zamana bırakıp göreyim en iyisi


ek: becerdim galiba


Günün Resmi

Günün resmi bobiler.org'dan geliyor..Epeydir bu kadar matrak birşey görmemiştim.Yarıldım :)

Wednesday, August 15, 2012

Garip

Arabada trafikten bunalmisim, bir seyler dusunuyorum, mirildaniyorum, elim radyoda zapta, mirildanirken aaa biri benimle soyluyor sebekliginden kurtulasiya bir kac saniye gecti.  sonra sesini actimberaber bagirdik umayla: dusmedim daha!

Tuesday, August 14, 2012

Sans

İnsanin cok iyi bir esi olabilir
Cok parasi olabilir
Cok tanidigi olabilir
Bir suru seye sahip olabilir
Ama hayatta nefes almak icin, guven duymak icin, paylasmak icin, korkmadan her kosulda sirtini yaslayabilmek icin, gulmek icin, aglayabilmek icin, ogrenebilmek icin, sorabilmek icin ama en basta dedigim gibi nefes almak icin bir dosta ihtiyac vardir.

Bazi seylere sinirli sahip olmakla beraber, korkmadan ben olacagim, iyi kotu cig vahsi edepsiz ilkel gelismis her seyimi korkmadan onune dokebildigim bir dostum var benim. Ve bu hayatimin en buyuk zenginligi.
Dun dostluguma dil uzatmaya kalktilar benim, icim acidi, canim yandi.  Tanidigim kim varsa gidebilir, bes kurussuz kalabilirim, sagligim gidebilir, dibe vurabilirim, her sey olur hayatta.  Zaman gelir, baskalari ondan onde yer alir gibi olur, ona gostermedigim sabri baskalarina gosterebilirim, konusmayabilirim, gunlerce gormeyebilirim, ama bu demek degil ki digerleri benim icin ondan degerlidir, tirnagina degismem topunu.
Hayatta her rol gelip gecicidir, taraflardan biri olene dek ancak anne/baba olabilirsiniz ya da dost. Aksam da kiskanan/ozenen/deliren tarafa belirttigim gibi ben dostumu size degismem.  Sizin yeriniz ayridir, onun ki ayri.  Hayatta ondan fazla rol sahibi olmak istiyorsaniz, buyrun o olun, o olmanizi ben engellemiyorum.  Siz emek sarf etmiyorsunuz.  Beni suclamak/kiskanmak/yargilamak/yipratmak cozum olsa keske size. Seve seve...

Sunday, August 12, 2012

İyi de

Her sey iyi de son kadeh kotu
Hele su havada, su saatte pek kotu.
İnsan daha cok sursun istiyor.  daha fazla keyif istiyor. Ama hic yoktan deyip gariban tesellilere siginmak var iste. Serefinize, son yudumlar herkes icin, ama en cok benim icin.
Azucuk huzun, bol bol nese ile bitti iste.
Serefinize...