Thursday, July 8, 2010

Kedi Milleti


Kaç tanesi ile kaç ayrı macera...
Her seferinde sanki ilk kez bir kedi ile baş başa kalıyor gibiyim.
Tarçın efendi ayrı bir alem. Tüm kediler gibi tonlarca para dökülen oyuncaklara değil, bir telefon şarjına (şarz diyenlere selam etmeden geçmeyeyim) hasta. O şarj ile herife yaptırılmayacak tek bir şey yok. Koca gövdeye inat zıplamalar, koşmalar, büyüyen gözler.

O şarj ki oğlana tam 300 gr verdirdi. 300 gr ne ki demeyin, güzel oğlum tam %2,6sını kaybetti yağlarının. 70 kiloluk bir şahsın 2 kilo vermesi gibi bir şey bu. Çok önemli, büyük başarı.
Coca Colaya dadandı bu aralar, bizim bardaklara sulanıyor.
Tavuk jambon için taklalar atıyoruz.
Hala romantik ayuyuz, başını boynuma gömüp uyumayı seviyor. Geceleri beni uyandırmamayı öğrendi nihayet, bir de kitapların yemek olmadığını öğrenirse, tamamdır bu iş...

4 comments: