Tuesday, August 10, 2010

Nüfus

Hiç bir şeyden çekmedim devlet dairelerinden çektiğim kadar.
Evet devir çok değişti, evet her şey çok daha kolay
Ama ben sevmiyorum, sevmedikçe her işim zor gidiyor doğal olarak.

Nasıl olduğunu bilmediğim bir şekilde nüfus cüzdanımı kaybettim. Baktım hemen nasıl çıkacak diye, muhtara git, belge al, nüfus müdürlüğüne git tamamdır. Benim için n.h tamamdır.
Göztepe'de ki ikametgahım bilinmez bir şekilde Altunizade'ye gelmiş. Git gel yap et derken, lanet olsun deyip ikametgahımı Altunizade'de bıraktım, Üsküdar Nüfus'tan cüzdanımı çıkardım. Pasaport vs içinde biyometrik fotoğraf lazımmış, hadi dedim hepsi bir olsun. Bir fotoğrafım var, evlere şenlik. Baktıkça desturrrr diyesim geliyor.

Kayıp kimlik için devlet baba 34 lira ceza kesti bana. Aklınızda olsun, artık bu işler cezalı.
Karakola gidip çalındı zaptı tutturursanız, ceza yok tabii.

Eski pasaportum kayıp, yer yarıldı içine girdi sanki
Pazartesi istikamet Vatan Caddesi, diğerleri işimi göremeyecekmiş.

Hazır devlet kapısı işlerini yaparken şu benim kayıp ehliyet işini de çözeyim dedim. 17sine randevu aldım. 3 senedir ehliyet fotokopisi ile dolanıyorum. Hiç çevirme olmadı, kaza da yapmadım. ama şansı daha da zorlamak yersiz değil mi?

Ne çok kayıp değil mi? Varlığımı ispat edecek tek şey nefes almammış :)
Hani öyle evraka kıymet vermez adam da değilim. Evler arası geçişte oldu sanırım bir şeyler.

Bugün tanışmadım temizliğe gelen hanım ile, daha doğrusu hanımlar ile. Biri ütü yaparmış, diğeri temizlik. Haftaya erteledim kendilerini. Hafta sonuna kadar Erenköy'de ki atma işlerini bitireyim. Kedilerin minderlerinin suyu çıkmış atılmış dolap üstlerine, valizlerin içi saçma sapan şeylerle dolmuş, evin erkeğinin bir sürü kıyafeti eskimiş, atmış köşelere, benim zamanımdan kalma bozuk ütüler, gereksiz koliler derken bir sürü şey çıkıyor. Eski Cine 5 decoderi bile çıktı...

Yokluğumda eve gelen hanım kitaplarımı kaldırtmış :) Şikayetçi imiş, nereye elimi atsam bu kadına ait bir şey çıkıyor diye :)
Hatun geldiğin ev benim evimdi, normal bence...
Yerinde olsam yeni yatak aldırırdım, ondan hiç şikayet etmemiş yatarken :))

Bir kaç gün daha Altunizade'den bir şey alamayacağım, önce yer açmam lazım.
Elektrik süpürgesinin metal borusu bozuk, servise gidip almam lazım.
Çamaşır makinesi seçmem lazım.
Servisin kurutucuyu tamir etmesi için evde beklemem lazım...
Deep freeze garip sesler çıkarıyor, servis çağırmak lazım ona da.
Çalışma odasını yeniden düzenlemem lazım kendime, evde bana ait küçük bir oda fikri ilk defa cazip geldi.

Korkma be blog, önümüzdeki günlerde anlatacak daha enteresan şeylerim olacak. Bu kadar sıkıcı olmayacağım :)



2 comments:

  1. Sıkılmak mı?
    Olanı biteni zor takip ediyorum ben Seden? :)))
    Severim böyle koşturmaları, yeni yeni yeni...
    E.

    ReplyDelete
  2. eski yeni :)
    Evrim, bildiğin marangoz var mı?
    Gardrop söküp takacak biri lazım bana, dolaplar yer değiştirecek.

    ReplyDelete