Tuesday, February 7, 2012

biz küçükken

14 şubat bu kadar muhim bir hadise değildi ticari olarak
biz saftoriklerde, acaba bir kart, bir gül veya bir çikolata gelir mi diye beklerdik. Madden bu kadardı çünkü. Manen çok büyüktü, anlattığımız kartın içinde yazanlar kadardı. Belki bir buse eşlik ederdi. Küçüktük, top oynayıp acıkıyorduk ancak.
isimsiz gelen kartlarda olurdu ya, dedektif gibi yazıdan çıkarmaya çalışırdık :)

sonra dağ, top kaçtılar gittiler, biz büyüdük, madden de pek büyüdü bu gün. Maddiyat büyüdükçe elimizi eteğimizi çeker olduk, hele ki o kocaman kalpler, vada kampanyaları, fiks kuyumcu reklamları çoğaldı iyice kaçtık, iyice sıradan gün muamelesi yaptık.

Galiba o büyüyen rakamlara inat, mini mini şeyler yapmak lazımdı. Bir kart, bir çikolata beraber yenecek. Belki bir parça daha özenilirdi giyinirken, makyaj biraz daha dikkatli yapılırdı, seks yapılmazdı belki sevişilirdi veya daha çok öpüşülürdü. Dayattığınız alışverişler değil diye direnebilirdi belki insan, aşk dediğin sevgi dediğin güzellik adına.
bir mon cherie gelse, sevinmez mi insan?

No comments:

Post a Comment